Dünya Krizi: Küresel Finansın Gizli İlişkileri ve Bilderberg Entrikaları

Dünya Krizi: Küresel Finansın Gizli İlişkileri ve Bilderberg Entrikaları

Modern dünya düzeni, yalnızca politik liderlerin ya da ulusal hükümetlerin kararlarıyla değil, aynı zamanda finansal devlerin ve gizli organizasyonların perde arkasındaki faaliyetleriyle şekilleniyor. BlackRock, Vanguard, Goldman Sachs gibi devasa varlık yöneticileri ve bankalar, dünya ekonomisinin kontrol noktalarını ellerinde tutarak hükümet politikalarını ve uluslararası ilişkileri yönlendirebilecek güce sahip. Bu bağlamda, Bilderberg Grubu gibi organizasyonlar ise küresel kararların alındığı ve gizli gündemlerin belirlendiği toplantılarıyla dikkat çekiyor.

BlackRock: Küresel Ekonominin Devasa Oyuncusu

2024 yılı, BlackRock için tarihin en çalkantılı yıllarından biri olarak kayda geçti. Şirket, yılın son iki çeyreğinde net akışlarda toplam 641 milyar dolarlık bir çıkış yaşadı. Bu durum, finansal devlerin bile ekonomik krizlerin ve küresel güvensizliğin etkilerinden tamamen muaf olmadığını gösteriyor. Ancak bu tür çıkışlar, yalnızca finansal krizlerden kaynaklanmıyor; aynı zamanda bu kurumların küresel stratejilerindeki değişikliklere işaret ediyor olabilir.

BlackRock, yalnızca bir yatırım şirketi değil, aynı zamanda hükümetlere ve merkez bankalarına danışmanlık yapan, politik kararların finansal boyutlarını şekillendiren bir güç merkezi. Şirketin portföyünde yer alan firmalar ve yatırımları, dünya ekonomisinin büyük bir kısmını etkiliyor. Bu bağlamda, şirketin yaşadığı finansal dalgalanmalar, tüm küresel piyasaları sarsabilecek etkilere sahip.

Vanguard ve Goldman Sachs: Gizli Ortaklıklar ve Stratejik Hamleler

Vanguard ve Goldman Sachs, finans dünyasının diğer iki devi olarak BlackRock ile rekabet etmekten çok, stratejik ortaklıklarla dünya ekonomisini şekillendiriyor. Bu şirketler, yalnızca yatırım değil, aynı zamanda politik etki ve lobicilik alanında da aktif rol oynuyor. ABD hükümetinin bu finansal devlerle kurduğu ilişki, ekonomik gücün uluslararası politikaya nasıl yön verdiğini açıkça gösteriyor.

Özellikle Vanguard, hissedarı olduğu şirketlerle dünya genelinde binlerce sektörü kontrol eden bir ağ oluşturmuş durumda. Goldman Sachs ise yalnızca bir yatırım bankası değil; aynı zamanda küresel ekonomik krizlerde aldığı rol ve stratejik danışmanlıklarıyla dikkat çekiyor. Bu iki şirketin, Rothschild ailesi gibi köklü finansal aktörlerle olan ilişkisi, dünya ekonomisinin bir avuç elitin elinde nasıl şekillendiğini ortaya koyuyor.

BlackRock ve Vanguard’ın Toplam Sermaye Gücü

BlackRock ve Vanguard, küresel finans piyasalarını domine eden iki devdir. Ellerinde bulundurdukları toplam varlıklar, dünya ekonomisinin önemli bir kısmını etkileyebilecek düzeydedir. İşte bu iki şirketin sermaye gücü hakkında güncel bilgiler:

BlackRock

BlackRock, 2024 yılı itibarıyla yönetimi altındaki toplam varlık (AUM - Assets Under Management) miktarı yaklaşık 10 trilyon dolar seviyesindedir. Bu, şirketi dünyanın en büyük varlık yöneticisi yapmaktadır.

 • Portföy Kapsamı: Küresel hisse senetleri, sabit getirili yatırımlar, gayrimenkul, özel sermaye ve ETF’ler (iShares).

 • Küresel Pay: Dünya çapında halka açık birçok şirketin %5-10 arasında hisselerine sahiptir.

Vanguard

Vanguard, BlackRock’tan sonra gelen ikinci büyük varlık yöneticisidir ve yönetimi altındaki toplam varlık miktarı yaklaşık 8 trilyon dolar seviyesindedir.

 • Portföy Kapsamı: Vanguard, özellikle düşük maliyetli fonları ve ETF’leri ile bilinir.

 • Hissedar Rolü: ABD ve dünya genelinde devasa bir şirketler ağına yatırım yapmaktadır.

Toplam Sermaye Gücü

BlackRock ve Vanguard’ın toplam yönetim altındaki varlıkları 18 trilyon dolar civarındadır. Bu rakam, dünya gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYİH) yaklaşık %20’sine eşittir (dünya GSYİH’si yaklaşık 90-95 trilyon dolar).

 • Not: Bu iki şirket yalnızca kendilerine ait olan paraları yönetmiyor; aynı zamanda bireysel ve kurumsal yatırımcıların fonlarını yönetiyor. Ancak sahip oldukları hissedar gücü, dünya ekonomisinde kritik kararları etkileyebilecek düzeydedir.

Karşılaştırma: Dünyadaki En Büyük Ekonomiler

Bu rakamlar, şu ülkelerin GSYİH’si ile karşılaştırılabilir:

 • ABD: ~27 trilyon dolar

 • Çin: ~19 trilyon dolar

 • Japonya: ~5 trilyon dolar

BlackRock ve Vanguard, birleşik olarak, dünyanın en büyük ekonomilerinden biri gibi hareket edebilir. Bu da bu şirketlerin ne kadar büyük bir sermaye gücüne sahip olduğunu açıkça gösterir.

Bilderberg Grubu: Komplo Teorileri mi Gerçek Güç mü?

Bilderberg Grubu, her yıl dünyanın önde gelen politikacılarını, iş insanlarını ve akademisyenlerini gizli toplantılarında bir araya getiriyor. Toplantıların gündemi ve alınan kararlar genellikle kamuoyuyla paylaşılmasa da, grubun küresel politika üzerindeki etkisi uzun yıllardır tartışma konusu.

Bilderberg toplantılarında, dünya ekonomisinin geleceği, enerji politikaları, uluslararası krizler ve teknoloji gibi konuların ele alındığı biliniyor. Katılımcılar, dünya çapında ekonomik ve politik gücü ellerinde tutan isimlerden oluştuğu için, bu toplantıların küresel kararların şekillendiği bir platform olduğu iddiaları güçleniyor.

Bilderberg Grubu’nun BlackRock, Vanguard ve Goldman Sachs gibi devlerle olan dolaylı bağlantıları, ekonomik ve politik gücün nasıl bir ağ üzerinden aktığını gösteriyor. Bu bağlamda, dünya krizi yalnızca ekonomik bir sorun değil, aynı zamanda bu ağların stratejik hamlelerinin bir sonucu olarak karşımıza çıkıyor.

Politik Entrikalar ve Gizli Servislerin Rolü

Küresel krizlerin arkasında, yalnızca ekonomik güç odakları değil, aynı zamanda gizli servislerin ve uluslararası entrikaların da rol oynadığı iddia ediliyor. CIA, MI6, FSB gibi servisler, dünya çapında politik istikrarı sağlamak ya da bozmak için bu finansal ağlarla iş birliği yapabiliyor. Özellikle Ortadoğu, Afrika ve Asya’da yaşanan krizler, bu tür müdahalelerin sonuçları olarak değerlendiriliyor.

Dünya Krizinden Çıkış Mümkün mü?

Küresel krizlerin arkasındaki güç odaklarını anlamak, bu sorunlara çözüm üretmek için ilk adım. Ancak mevcut düzen, ekonomik ve politik gücü elinde tutan sınırlı bir elit grup tarafından şekillendirildiği sürece, bu çıkmazdan kurtulmak oldukça zor görünüyor. Şeffaflık, uluslararası iş birliği ve ekonomik adalet, bu krizlerin çözümünde kilit rol oynayabilir. Ancak bu, yalnızca bireylerin değil, aynı zamanda hükümetlerin ve uluslararası toplumun da kolektif bir çabasıyla mümkün olacaktır.

BlackRock ve Vanguard’ın Küresel Ekonomik Gücü: Dünya ve Türk Markalarındaki Ortaklıklar

Dünyanın en büyük varlık yönetim şirketleri olan BlackRock ve Vanguard, küresel ekonominin hemen her sektöründe doğrudan veya dolaylı şekilde söz sahibidir. Bu şirketler, portföylerindeki devasa yatırımlarla dünya ekonomisinin temel yapı taşlarını oluşturan birçok markada hissedardır. Aynı zamanda Türk markalarında da etkileri gözlemlenmektedir. İşte bu şirketlerin global ve Türk markalarındaki ortaklıkları:

1. Dünya Markalarındaki Ortaklıkları

BlackRock ve Vanguard, genellikle şu sektörlerdeki dev firmalarda hissedarlık yapmaktadır:

a. Teknoloji

 • Apple

 • Microsoft

 • Google (Alphabet Inc.)

 • Amazon

 • Meta (Facebook)

Bu teknoloji devleri, BlackRock ve Vanguard’ın en büyük yatırımlarından bazılarını oluşturur. Örneğin, Apple’ın halka açık hisselerinin %7’den fazlası bu iki dev tarafından kontrol edilir.

b. Enerji ve Doğal Kaynaklar

 • ExxonMobil

 • Chevron

 • BP

 • Royal Dutch Shell

Küresel enerji piyasasındaki bu devler, hem fosil yakıtlar hem de yenilenebilir enerji alanlarında lider konumdadır ve BlackRock ile Vanguard bu firmaların hissedarlarıdır.

c. Sağlık ve İlaç

 • Pfizer

 • Johnson & Johnson

 • Moderna

 • Merck

COVID-19 pandemisi sırasında bu şirketler üzerindeki yatırımlar, hem ekonomik hem de politik bir güç kaynağına dönüştü.

d. Finans ve Bankacılık

 • JPMorgan Chase

 • Goldman Sachs

 • Bank of America

 • Citigroup

Bu bankalar, küresel finansal sistemin temel taşlarını oluşturur ve her iki dev şirket, bu kurumlarda büyük hisselere sahiptir.

e. Tüketici Ürünleri

 • Coca-Cola

 • PepsiCo

 • Nestlé

 • Procter & Gamble (P&G)

Bu markalar, küresel tüketici alışkanlıklarını yönlendiren devlerdir ve BlackRock ile Vanguard’ın portföylerinde önemli bir yer tutar.

f. Otomotiv

 • Tesla

 • Toyota

 • Volkswagen

Elektrikli araçlar ve geleneksel otomotiv sektöründeki lider şirketlerde de bu firmalar hissedardır.

2. Türk Markalarındaki Etkileri ve Ortaklıkları

BlackRock ve Vanguard, Türkiye gibi gelişmekte olan piyasalara da ilgilidir. Türk şirketlerindeki yatırımları genellikle şu sektörlerde yoğunlaşır:

a. Bankacılık ve Finans

 • Garanti BBVA

 • Akbank

 • Yapı Kredi

 • Türkiye İş Bankası

Bu bankalarda dolaylı veya doğrudan hisse sahibi olan yabancı fonlar arasında BlackRock dikkat çeker.

b. Enerji

 • Tüpraş

 • Aygaz

 • Enerjisa

Türkiye’nin enerji sektöründe faaliyet gösteren bu şirketlerde de küresel fonların yatırımları mevcuttur.

c. Teknoloji ve Telekomünikasyon

 • Türk Telekom

 • Turkcell

Türk telekomünikasyon sektöründeki bu iki dev, yabancı yatırım fonlarının ilgi alanındadır.

d. Gıda ve Perakende

 • Ülker (Yıldız Holding)

 • BİM

 • Migros

Türkiye’nin gıda ve perakende sektöründeki lider markaları, uluslararası fonlar tarafından yatırım yapılan alanlar arasındadır.

e. İnşaat ve Altyapı

 • Emlak Konut

 • Enka İnşaat

 • Rönesans Holding

Küresel finans devlerinin altyapı projelerinde dolaylı yatırımları bulunmaktadır.

BlackRock ve Vanguard’ın Stratejik Gücü

Bu şirketler, doğrudan yatırım yapmak yerine genellikle portföyleri üzerinden çok sayıda sektöre yayılır. Örneğin:

 • BlackRock’ın iShares ETF (Borsa Yatırım Fonları) ürünleri, binlerce şirketin hisse senetlerini içerir.

 • Vanguard ise bireysel ve kurumsal yatırımcılar için dünya çapında geniş bir yatırım ağı sunar.

Türk markalarına olan ilgileri ise Türkiye’nin jeopolitik konumu, genç nüfusu ve büyüme potansiyelinden kaynaklanır.

Sonuç

BlackRock ve Vanguard, dünya genelinde binlerce şirketin hissedarı olarak küresel ekonomiyi dolaylı yoldan kontrol eder. Türk şirketlerindeki yatırımları ise, Türkiye’nin stratejik önemine paralel olarak artış göstermektedir. Bu iki devin küresel markalar ve Türk şirketlerindeki ortaklıkları, ekonomik güçlerinin yalnızca finansal değil, aynı zamanda politik kararları da etkileyebilecek kadar güçlü olduğunu göstermektedir.

BlackRock, Vanguard, Goldman Sachs ve Bilderberg Grubu gibi aktörler, modern dünya düzeninin arkasındaki görünmez eller olarak öne çıkıyor. Dünya krizi, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda politik, sosyal ve etik bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bu düzenin değişip değişmeyeceği ise, dünya halklarının farkındalığı ve bu güç odaklarına karşı ne kadar direnç gösterebileceğiyle doğrudan bağlantılı.