Neil deGrasse Tyson: Uzaylı Kanıtları Neden Bu Kadar Kötü?
Astrofizikçi Neil deGrasse Tyson, uzaylılar ve UFO iddiaları hakkında her zaman eleştirel bir bakış açısına sahip olmuştur. Ona göre, bilimsel yaklaşımın en temel kurallarından biri, iddiaları güçlü kanıtlarla desteklemektir. Ancak, Tyson’ın sıkça vurguladığı bir çelişki var:
James Webb Uzay Teleskobu, 7.000 ışık yılı uzaklıktaki gaz bulutlarının yüksek çözünürlüklü ve renkli görüntülerini çekebiliyorken, elimizdeki en iyi UFO kanıtları neden hâlâ bulanık ve belirsiz?
Tyson’a göre, bu durum mantıklı değil. İnsanlığın elinde 6 milyardan fazla akıllı telefon bulunuyor ve bunların çoğu yüksek çözünürlüklü fotoğraf ve video çekme kapasitesine sahip. Eğer gerçekten uzaylılar tarafından ziyaret ediliyor olsaydık, dünya genelinde milyonlarca insanın net görüntüler paylaşması gerekirdi. Ancak, ne gariptir ki, UFO görüntüleri genellikle kısıtlı hava sahalarında, yalnızca ABD Donanması tarafından kaydedilen, monokromatik ve bulanık videolar olarak karşımıza çıkıyor.
Tyson bu durumu şöyle özetliyor:
“Neye baktığınızı bilmiyorsanız, onun uzaylılar olduğuna kesinlikle emin olamazsınız. Cehaletin yerine kesinliği koyamazsınız.”
Bu düşünce, bilimsel yöntemin temel ilkelerinden biridir. Bilim, açıklanamayan bir fenomen gördüğünde, ona hemen “uzaylılar” gibi kesin bir yanıt vermez. Önce, olası tüm doğal ve mantıklı açıklamalar araştırılır.
Neil deGrasse Tyson’a göre, UFO’larla ilgili en büyük sorunlardan biri de budur. İnsanlar, açıklayamadıkları bir şeyi gördüklerinde, hemen olağanüstü sonuçlara atlıyorlar. Ancak bilim insanları için, “bilmiyoruz” demek, yanlış bir sonuca varmaktan çok daha güvenilir bir yaklaşımdır.
Sonuç olarak, Tyson’ın vurguladığı gibi, eğer gerçekten dünya dışı varlıklar tarafından ziyaret ediliyorsak, bunun kanıtları bulanık videolardan çok daha iyi olmalıdır. İnsanlık, böylesine büyük bir keşfi doğrulamak için daha net, tekrarlanabilir ve bilimsel olarak doğrulanabilir verilere ihtiyaç duyar.
@sıkı hayranlar